Sürdürülebilirlik…Sonyıllarda sıkça duyduğumuz, karşılaştığımız bir kelime. Birçok anlamda ya da konu ile ilişkili olarak da kullanılıyor. Döngüsel ekonomi anlatılırken kullanılıyor, Enerji kullanımı konusunda kullanılıyor, karbon ayak izi ya da su ayak izi ile ilgili olarak kullanılıyor vb. Bunların hepsi doğru olabilir ve bu konularla ilgilidir. Ancak ben özellikle firmaların karlı ve sürdürülebilir olması, dünyada yaşanan değişimler ve beklentilere ayak uydurabilmesi, varlığını sürdürülebilir hale getirebilmesi için çok önemli bir kavram olan ‘’Kurumsal Sürdürülebilirlik’’ konusundaki düşüncelerimi paylaşmak istiyorum.
Üniversiteden yeni mezun olduğumda bir makale okumuştum. Konusu ‘’ Mühendisliğin amacı verimlilik mi olmalı yoksa Mutluluk mu’’ idi. Kendi kendime sordum acaba her ikisi birlikte mümkün mü diye. Biraz düşününce mümkün olduğunu anlayabiliyoruz, bütün paydaşları düşünen bir yaklaşım bizi kendiliğinden sürdürülebilirlik kavramına götürüyor aslında.
Hepimizin bildiği üzere sürdürülebilirliğin temelinde kaynakların verimli kullanılması, mümkün olan en az kaynakla en fazla çıktıyı elde etmek var. O zaman Sürdürülebilirlik kavramı verimlilikle de bağlantılı. Ama tek amacımız sadece verimlilik mi? Firmalarımızın varlığını sürdürebilmesi kar etmesi gerekir. Peki, verimli ve karlı olmak yeterlimi? Firmalarımız bir defalık ya da kısa bir süre için mi bunu yapmalı yoksa sürekli mi? Bunu sağlarken çalışanlar mutlu olacakmı? Dış aktörler mutlu olacak mı? Çevre mutlu olacak mı? Firmalarımız bulunduğu topluma ne değer katacak? Bu soruları cevaplayıp hem verimliliği hem de mutluluğu sağlamaya çalışmak için adımlar atmaya başlayınca bu atılan adımlar firmaları sürdürülebilir bir yapıya götürecektir.
Nasıl başlanır, nasıl ilerlenir?
Kurumsal sürdürülebilirliğin moda bir kavram değil, temelinde var olan insana, doğaya, çalışanlarına, yatırımcılarına, firmaya ve yaşadığı çevreye katkı sağlamayı amaçladığı bilincini firmalarımızda yerleştirmemiz başlangıç hedefimiz olabilir. Firmamızda Sürdürülebilirliği nasıl sağlayacağız sorusuna biraz daha net yol haritası için bir Mevcut Durum Analizi yapıp şu konulardaki durumumuzu ortaya koymamızda fayda var;
Firmamızın Kaynaklarının verimliliğini etkinliğini nedir? (Enerji -Hammadde -İş Gücü-Sermaye-Yönetim vb.)
İş Süreçlerimiz standartlaştırılmış ve verimlilikleri ölçülebiliyor mu, sistematik bir şekilde iyileştirmeler yapılıyor mu?
Çalışmalarımız kişisel çabalara göre iyi ya da kötüye mi gidiyor, yoksa belirlenmiş standartlarımız var ve bu standartları sağlayabilecek kalifiyeelemanlar / yöneticiler firmamızda uygun yetki ve sorumluluklarla çalışıyorlar mı?
Firmamız Paydaşlarına (Sermayedar, Çalışan, Tedarikçi, Müşteri) ve İçerisinde bulunduğu topluma ne fayda sağlıyor ve ne tür iyileştirmeler yapabiliriz?
Doğru yapılan bir Mevcut Durum Analizi sonrası elde edeceğimiz bulgular bizlere doğru yol haritamızı belirlemede gerekli verileri sağlayacaktır. Buna göre hedeflerimizi, buna uygun aksiyon planlarımızı belirleyip uygulamalara başlayabiliriz.